yalova'yi kim istifa ettirdi?
IMF ve Dünya Bankası tarafından verilen kredilere ön koşul olarak sunulan , 15 yasa tasarısı içinde yer alan Tütün Kanunu üzerindeki tartışmalar devam ederken, önceki gün istifa eden Özelleştirmeden Sorumlu Devlet Bakanı Yalova'nın istifasının perde arkasında uluslararası sigara firmalarının bulunduğu iddia edildi.Yüksel Yalova
BAKAN'IN GÖRÜLMEYEN SÖZLERİ!
Bakan Yalova'nın ''Tütün Yasası'nin Mayıs sonunda çıkacağı taahhüdü, Niyet Mektubu'nu yazanı bağlar. Kim ne taahhütte bulunduysa, oraya imza atan düşünecek bunu'' açıklaması manşetlere taşınırken, Yalova'nın ".Sayısı 600 bini bulan bir kesimle ilgili, oturup da Mayıs ayına söz verdik diye çala kalem kanun hazırlanmaz... hangi uluslararası sigara fabrikasi, dünyanın neresinden, dilediği kadar tütünü getirsin, bu serbestliğin gereğidir- dersek, böyle noktalarda devletin bir sınırı koyması lazım. Ayrıca, dünyanın falan ülkesinden kalitesine bakılmadan, tütünü Türkiye'ye getirip de yatırım yapıyor, yabancı sermaye kaçmasın mantığı ile hareket edersek, sigara içici vatandaşı da üç beş sigara fabrikasının kucağına atmış oluruz. Hem üreticimizi teslim etmiş oluruz hem de vatandaşın sağlığı ile oynamış oluruz. O zaman Türkiye'ye yapacakları yatırımın getirisi ile çiftçinin kaderi ve tüketicilerin sağlığı için ne olursa olsun demem." Sözlerinin medya tarafından es geçildiğini savunan ANAP Milletvekili Bülent Akarcalı, çıkarılmak istenen Tütün yasasının özellikle 15. ve 16. Maddelerinin dikkatli okunması gerektiğini vurguluyor.
ULUSLARARASI TEKELLERİ İŞARET EDİYOR
"Türkiye'de tütün mamülleri üretmek isteyenlerin, yıllık üretim kapasitesi tek vardiyada, sigara için iki milyar adet, diğer tütün mamülleri için ise bir milyon adetten az olmayan, tütün hazırlama bölümleri dahil tam ve yeni teknoloji ile tesisler kurmaları şarttır ... Bu şartları yerine getirenler, ürettikleri tütün mamüllerini serbestçe satabilir, fiyatlandırabilir, dağıtabilir...ve madde 16'da; Türkiye'de marka bazında sigara için en az iki milyar adet ... üreten ve satanlar, aynı markadan olmak üzere serbestçe ithalat yapabilirler, fiyatlandırabilirler ve satabilirler." Maddelerinin Türkiye'deki hukuki tekeli ortadan kaldırarak fiili yabancı tekel oluşturmayı amaçladığını savunan Bülent Akarcalı, "Yani tasarı açıkçası sanki Philip Morris , British Amerikan Tobaco ve R. J Rainolds'ı işaret ediyor gibi... Türkiye'de yeni bir tekel oluşturur havası veriyor."açıklamasında bulundu. Konuya ilişkin açıklama yapan Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Elif Dağlı, ise son derece ilginç açıklamalarda bulundu.
"Kurtarma değil batırma yasası"
Prof. Dağlı, hazırlanan yasa tasarısında yabancı sigara firmalarının çıkarlarının gözetildiğini öne sürerek, Derviş yasaları içindeki yeni Tütün yasasının Türkiye'yi içinde bulunduğu krizden kurtarmayı amaçlamadığını savundu. "Türkiye, 1986 yılında ekonomisini yabancı sigara firmalarına açtıktan üç yıl içinde sigara ithalatı için ülkenin ödediği döviz indeksi yedi kez artmıştır" diyen Dağlı, yasada açıkça yabancı firmalarin tarif edildiğini ifade ediyor. " iki milyar sigara üretmek bizim TEKEL'i pek tarif etmiyor. Bunun dışında ithalat serbestisi veriliyor. Peki biz ekonomik krizdeysek, dövize bağlı harcamalarımızı artırmamız bizi düzlüge çikarir mi? Burada Philip Morris, British Amerikan Tobaco ve R. J Rainolds gibi firmalara mi elbise biçiliyor? Bu maddeyi kim yazdırdı? Hazine mi Dünya Bankası mı?"
Gizlenen gerçekler
Rapordaki bazı maddeler şöyle:"Yabancı sigara firması giren ülkelerde sigara tüketimi yüzde 10 artar. Bir ülkede sigara içiliyorsa, o ülkenin ekonomisi batar. Çünkü sigara içenlerin meydana getirdiği sağlık harcamaları her zaman sigaradan elde edilen paradan daha fazladır. Türkiye sigaraya bağlı hastalıklardan yılda 1 milyar dolar harcıyor. Fiyatlar yüzde 10 zam yapılırsa, tüketim yüzde 5 düşer."
"Kaçakçılık mafyası beslenecek"
Tasarının Türkiye'nin ekonomik programıyla kesinlikle bagdaşmadığını ifade eden ANAP İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı, tasarıda getirilen serbestlikle sigara kaçakçılığının körükleneceğini belirterek, su iddialarda bulundu:"Bu şirketler zaten geçmişte ve halen de kaçakçılık yapmayla tanınmış şirketlerdir. Bunlar uluslararası sigara kaçakçılığını düzenleyen şirketlerdir. Avrupa Birliği'nin şu anda Amerikan şirketleri aleyhine sigara kaçakçılığından açmış olduğu dava var. Bu çalışmayla mafya beslenecek. Ben buna Meclis'te ciddi biçimde karşı çıkacağım."
Philip morris'in cevabı
Philip Morris Genel Müdürü Kürşat Ahmet Koçdağ Meclisteki yasa taslağının iddia edildiği gibi tekeli amaçlamadığını savunurken, Bakan Yalova'nin istifasıyla kendilerinin bir ilgisi olmadığını söyledi. Koçdağ, iddialarla ilgili cevaplarına şöyle devam etti:"Biz bir ayricalık istemiyoruz. Dünya Bankası'nın raporunu bilmediğimiz için karşı olmam yada taraftar olmam mümkün değil. Yada Hazine'ye gidip herhangi birşey söylememiz söz konusu değil. DPT'nin alt komisyonunda sektör temsilcilerinin bulunmasını DPT ister. Burada TEKEL de var. Bizim sorumluluğumuz burada yatırımları vatanımıza, milletimize faydalı olarak yönlendirmek." Koçdağ, Dünya Bankası'nın yüzde 10 yapılırsa, sağlık harcamaları azalır, önerisine ise:"Sigara' da yüzde 70 vergi olduğunu unutmamak lazım. Yüzde 1 artışla bu da artacaktır. Bu kadar yüksek vergili bir sektörde olduğumuzu görmeli. Biz serbest ticaret kuralları çerçevesinde fiyatlandırma yapmak durumundayız" cevabını verdi
